SİGARA ANCAK BENİM DÜŞMANIM OLABİLİR!
SİGARA ANCAK
BENİM DÜŞMANIM OLABİLİR!
2012 yılı
Küresel Yetişkin Tütün Kullanımı Araştırması (KYTA) istatistiklerine göre; ülkemizde
15 yaş ve üzeri bireylerin her gün veya ara sıra tütün kullanma oranı %27’dir.
Ayrıca 15 yaş ve üzeri erkeklerin ise %41.4’ü sigara kullanıyor. Bu durumu
zaten günlük hayatımızda görüyoruz. Bir grup arkadaşımızla bir araya geldiysek
bazen yarısından da fazlası sigara içiyor. Toplu bir etkinliğe gittiysek,
neredeyse herkes sigara içmeye çıkıyor. Araştırmada sigarayı bırakmaya teşebbüs
edenlerin istatistiği de inceleniyor,
her gün veya ara sıra tütün ve tütün mamulü kullanan 15 ve daha yukarı yaştaki
bireylerin son 12 ay içerisinde tütün ve tütün mamulü kullanmayı bırakmaya
teşebbüs eden kadınların oranı %44,9, aynı oran erkekler için ise %41,8’dir. 12
ay içerisinde bırakmayı planlayanların oranı %35,4 olarak elde edilmiştir. Ayrıca
bu araştırmanın dışında iki ayrı çalışmada ise; ülkemizdeki sigara
bırakma oranı ise %9.4 ve %9.9 olarak rapor edilmiştir.
Görüyoruz ki sigara
içme alışkanlığı toplumsal sağlık sorunudur. Neredeyse herkes sigara içmenin
zararlarını bilmesine rağmen sigara içmeye devam etmektedir. Her 3 kişiden birinin
ve cinsiyetler bakımından da her iki erkekten birinin sigara içmesini nasıl
açıklayabiliriz? İstatistiklere göre; sigara içen her iki kişiden biri muhakkak bırakmayı denemiş. Fakat 10
sigara içenden yalnızca 1 kişinin sigarayı bırakabilmiş olmasını, diğer 9
kişinin hala içmesini nasıl açıklayabiliriz?
Nikotin
bağımlılığı? Anne baba tutumları? Sigaraya kolay ulaşım? Alışkanlık? Psikolojik
bağımlılık? Sigaranın teşvik edilmesi? Ergenlik döneminde “Güç” göstergesi
olarak algılama?
Hangisi?
“Psikolojik bağımlılık yüzündendir!” veya “Anne baba tutumları yüzündendir.” gibi
tek bir sebep sunmamız yanlış olacaktır. Doğru yanıt HEPSİdir.
Yazıya kendi
alanımla ilgili kısımla devam edeceğim. Sigara içmenin bu kadar yaygın olması,
zararlarını bilip de hala kullanıyor olmamız bize bir kanıt. Bilinçsiz
yaşamamızın, ezbere yaşamamızın, kendimize değer vermemizin göstergesi. Ve bu
zararı kendimize hayatımız boyunca bir ya da iki kere yapmıyoruz, her gün
düzenli olarak kendimize zarar verdiğimizi bile bile devam ediyoruz. Sigara içtiğimiz her an, güçsüzlüğümüzü,
çaresizliğimizi, iradesizliğimizi kendimize hatırlatıyoruz. Sonra da
kılıflar buluyoruz; “Ben az içiyorum.”,
“Ben bağımlısı değilim, istediğim zaman bırakabilirim.”, “Ben kendim istediğim
zaman içiyorum.” , “Ben daha önce çok denedim, bırakamam bu meledi.” , “Çok
severek içiyorum.” gibi bazı savunma mekanizmalarımızı kullanarak
güçsüzlüğümüzle başa çıkmamıza yarayan inanışları benimsiyoruz.
Tüm bu
inanışların yanı sıra daha önceki yazılarda belirtildiği üzere psikososyal ihtiyaçlarımız
var. Uyaran ihtiyacı, sosyalleşme ihtiyacı, sevme ve sevilme ihtiyacı. Bizler doyuramadığımız,
acıktığımız sosyalleşme ve uyaran ihtiyacımızı aslında sigara içerek doyuruyoruz.
“Hiç yoktan iyidir.” diyerek zararlı
bir şekilde doyuruyoruz.
Psikososyal ihtiyaçlarımızı faydalı bir şekilde
doyurabiliriz. Aktif
spor yaparak, kendimize kaliteli vakit ayırarak, sağlıklı beslenerek, farklı
yerler ve kültürler tanıyarak, yeni bir dil öğrenerek, sonra o dili kullanan
ülkeleri gezerek, daha önceden çalmadığımız bir enstrüman çalarak, ya da -bir
başkasına çok anlamsız gelen fakat- kendimiz için önemli olan kahve çekme
makinesini yaparak yani üreterek, kendimizi tanıyıp keşfederek, hayatı ve
yaşamı sorgulayarak, bu açlıklarımızı sağlıklı doyurmuş oluruz. “Oh be! Doydum. Bir lokma daha yiyemem.”
durumuna geldiğimizde, inanın sigaraya yer kalmamıştır.
Artık birçok hastanede bırakma
poliklinikleri var, işin uzmanlarından profesyonel
destek alarak bırakabilirsiniz. Bu konuda kitaplar okuyabilir, videolar
izleyebilir, internet sitelerinden (birakabilirsin.org, alo171.saglik.gov.tr) faydalanabilirsiniz.
Bırakmak isterseniz yol çok, seçim sizin. Eğer bırakmaya karar verirsiniz
aşağıdaki cümleleri de her gün kendinize hatırlatmanızı öneririm.
Alışkanlıklarım
doğrultusunda, ezbere, otomatik yaşamak yerine, bilinçli ve farkında yaşamayı
istiyorum. Sağlıklı olmayı istiyorum ve bunun için sorumluluklarımı yerine
getirmeyi tercih ediyorum.
Daha
zinde, daha canlı, daha sağlıklı olabileceğim şekilde hayatımı ve
davranışlarımı planlayabilirim. Kararlar verebilir, kararlarımı
uygulayabilirim.
Sigarayı
bırakıyorum. Çünkü kendimi, bedenimi, yaşamayı seviyorum. Benliğime ve bedenime
saygı duyuyorum.
Sigara
benim dostum değil düşmanım. Aslında düşmanımın da bana faydaları var bunların
da farkındayım fakat ben yinede düşmanımla çürümek değil, dostlarımla yeşermek
istiyorum. Spor yapmak, sağlıklı beslenmek benim dostlarım. Her gün, şartlar ve
koşullar ne olursa olsun spor yapabilirim, bedenime özen gösterebilirim.
Sağlıcakla kalın…
Meltem
ŞAHİNER ÖNCÜL/ Psikolog
Yorumlar
Yorum Gönder