YETERİNCE İYİ EBEVEYN OLMA YOLCUSU

 

Çocuklarımıza Vereceğimiz En güzel MİRASLARI Müjdeliyorum Size

Ebeveyn olarak çocuklarımıza birçok şeyi öğretmeye, birçok duyguyu yaşatmaya çalışıyoruz. Zaman zaman onlar bize unuttuğumuz duyguları hatırlatıyor olsa da, çoğunlukla bizler çocuklarımızın gelişip olgunlaşmasında rol alıyoruz. Bu yazıda kısa ve öz bir şekilde, çocuklarımız büyürken biz ebeveynlere düşen temel sorumlulukları özetlemeye çalışacağım.

Çocuklarımızla büyürken, birazdan bahsedeceğim dört unsura dikkat edersek, çocuklarımızı büyüklerimizin de dediği gibi “Vatana, millete hayırlı evlat” yetiştirme ihtimalimiz artar. Bu dört temel unsur, bir koltuğun dört ayağı, bir evin temeli ve kolonları gibidir. Bu temelin üzerine birçok çeşit şey eklenebilir fakat bu temellerden bir tanesi eksik olduğunda “hayırlı evlat”, hayırsız olabilir.

1.      Sevgi: Tüm canlıların özünde sevgi zaten vardır, sonradan ekleyeceğimiz ya da geliştireceğimiz bir beceri değildir. Yani doğuştan çocuklarımız bu duyguyla her şeye yaklaşırlar. Bizim yapacağımız şey, çocuğumuzda var olan sevgiyi yok etmemek, pekiştirmek, yeşertmek olabilir. Sevgiyi çocuklarımıza biz öğretecek değiliz, biz onlardan sevgiyi hatırlayıp, onlara ayak uydurabiliriz.

2.      Güven: Çocuklarımız doğduğu andan itibaren, hatta anne karnında iken, en temel ihtiyaçları arasındadır güven. Nasıl çocuk emmezse, yeterince beslenmezse büyüyemez, kendini güvende hissetmezse de psikososyal olarak gelişemez. Bebeklik döneminden itibaren çocuğumuzun temel ihtiyaçlarını YETERİNCE karşılamamız, sevmemiz, kucağımıza almamız, karnını doyurup altını değiştirmemiz, onunla oyunlar oynamamız, sorunlarını çözemediğinde yanında olmamız, sorumluluk verip sıcaklık göstermemiz, çocuğumuzda temel güven duygusunun oluşmasını sağlar. Böylelikle çocuk hem kendisine hem de başkalarına güvenir. Hayata ve insanlara güven duyar.

3.      Hakkaniyet: Çocuklarımıza doğruluğu, dürüstlüğü, adil olmayı kelime anlamlarıyla öğretebiliriz fakat çocuklarımızın adil, dürüst ve erdemli olmasını istiyorsak bizlerin de öyle olması gerekir. Kendi kardeşimiz de olsa, öz babamız da olsa, evladımız da olsa bir adaletsizlik varsa bunu görmezden gelmeyelim ki çocuklarımız da bizi model alarak erdemli olmayı öğrensin. Kim olursa olsun, durum ne olursa olsun, bizim ne menfaatimiz olursa olsun, bize ne kadar zararı dokunursa dokunsun, adaletin peşinden gittiğimizi gösterelim çocuklarımıza. Anlatarak öğrenmeyecekler. Bizleri model alarak öğreneceklerini unutmayalım.

4.      Disiplin: Çocuğumuza yaşına uygun sınırlar koyup, sorumluluklar vererek disiplinli olmasını sağlayabiliriz. Sınır koyarak çocuklarımızı kısıtladığımızı düşünüyorsak yanılıyoruz. Doğru ve yerinde sınırlarla (kağıtları yırtmamak, birisine zarar vermemek, abur cubur yememek, küfürlü konuşmamak gibi) aslında çocuklarımız daha özgür olur, daha sağlam yere basar. Kendine güvenen, özerk, psikolojik olarak dayanıklı çocuklar yetiştirmek istiyorsak, pozitif disiplini benimseyen ebeveyn tutumlarımızı arttıralım.


Çocuklarımızda sevgi, güven, hakkaniyet ve disiplini yeşerterek, hayattaki en harikulade mirası çocuklarımıza bırakmış oluruz. Ömürleri boyunca bu mirası unutmayacak, bize şükran duyacaklardır. İşte o zaman, sadece “Vatana, millete hayırlı evlat” değil, dünyaya da “Yeterince İyi” (Good Enough) insan yetiştirmek için üzerimize düşen sorumlukları yerine getirmiş oluruz.


Not: Bu yazı feleğin çemberinden geçerken “Yeterince İyi” ebeveyn olamayıp çocuklarına bu mirasları bırakamayan BABAlara da gelsin. HİÇBİR ŞEY İÇİN GEÇ DEĞİL


Sevgi ve saygılarımla…

                 


Psikolog/Meltem Şahiner Öncül

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DUYGU YÖNETİMİ; KAPLUMBAĞA TEKNİĞİ

PSİKOLOJİK OLGUNLUK

EN İYİ YOL BİLDİĞİN YOL MUDUR?