ÇOCUK GELİŞİMİNDE BABANIN ÖNEMİ
ÇOCUK
GELİŞİMİNDE BABANIN ÖNEMİ
(Okan
Bayülgen’e Cevap)
Kişilik; genetik aktarımlar ve çevre
ile kurulan etkileşim sonucu oluşmaktadır. Anne ve baba, hem genetik faktörleri
hem de çocuğun çevresel faktörlerini birebir etkilemesinden dolayı kişilik
üzerinde önemli bir rol oynamaktadır. Anne-çocuk ilişkisi, psikoloji camiasında
uzun yıllardır araştırılan bir konudur. Sosyal ve ekonomik gelişmeler sayesinde
babanın ailedeki rolünün değişimi ile son 30 yıldır baba-çocuk ilişkisi üzerine
yapılan araştırmalar artmıştır. Bu ay ki yazıda, babaların ev ve ev işlerine,
bebek ve çocuk bakımına daha fazla katılmasının çocuk-aile üzerine etkilerini
inceleyen araştırmalardan bahsedilecektir (Tabii bu yazıda kaynakçaları belirt-e-mediğimden
kaynakçaları merak edenler mail atarak benden ulaşabilirler). Bu yazının
yazılmasına sebep olan durum Okan Bayülgen’in TV programında söylediği babaların
çocuklarıyla geçirdiği zaman ile ilgili yaptığı oldukça çiğ, bayağı, bilimsellikten
uzak yorumlarıdır.
Günümüzde kadının rolü ve iş
yaşamındaki yeri değiştikçe babalıkla ilgili geleneksel babalık rolü kalıp
yargıları da artık yavaş yavaş değişmeye başlamıştır. Baba evin geçimini
sağlayan, disiplini uygulayan, korkulması gereken kişi olmaktan çıkıp, ev ve
çocuk bakımında sorumluluklarını üstlenen, çocuğu ile oyun oynayan bir baba
olmaya başlamıştır. Böylelikle ev içinde ve dışında cinsiyetler arası
eşitsizliğin azaldığı görülmektedir. Tabii bu noktada değişen kadınlık ve
annelik rollerinin, kadının iş yaşamındaki yerinin, kariyer sahibi olmasının babalık
rolünü etkilediği görülmektedir. Sadece bizim ülkemiz için değil İngiltere'de,
Çin'de, İsveç'te, Amerika'da değişen babalık rolü ve toplum tarafından kabul
edilmesi ile ilgili yapılan birçok araştırma vardır.
Babaların çocuk bakımına katılımını etkileyen faktörler
Psikolojide yapılan araştırmalarda
babanın aile ve çocuk gelişimine katılımını etkileyen birçok faktör görülmüştür;
annenin ev dışında çalışması, annenin işi ile ilgili sahip olduğu saygınlık ve
gelir, annenin çalışma süresi-saatleri, babanın eğitim seviyesi, babanın gelir
düzeyi gibi faktörlerin baba katılımını etkilediği görülmektedir. Bu konuda
yapılan çarpıcı araştırmalardan bazıları şunlardır; işinden doyum olan babanın
çocuğuyla daha iyi (katılımlı) ilişkiler kurduğu bulunmuştur. Ayrıca eğitimi
yüksek babaların ev-bakım işlerine daha çok katıldığı görülmüştür.
Babaların katılımının çocuk gelişimine etkileri
Babaların, gebelikten yetişkinliğe
kadar ev ve çocuk bakımına katılımının çocuğun zihinsel, duygusal, cinsel
kimlik ve sosyal gelişimine etkileri birçok araştırma ile kanıtlanmıştır. Bunlardan bazıları şöyledir; baba katılımı çocukların analitik
becerisini, sözel zekâsını ve akademik başarısını olumlu etkileyerek
bilişsel gelişimine katkıda bulunmaktadır. Babasız büyüyen çocukların okul
başarılarının daha düşük olduğu görülmektedir. Çocuğun okuma ve aritmetik başarısının
hem annenin hem de babanın okulu ziyaret edip, çocuklarının gelişimi ile
ilgilendiği durumlarda sadece annenin ziyaret ettiği çocuklara göre 7 ay
ileride olduğu bulunmuştur.
Çocuğun duygusal gelişimine
baktığımızda bebek sıkıntılı olduğu zaman annesini tercih etse de babanın
ilgisi ile babasına da bağlılık geliştirmektedir. Babaların katılımı güvenli
bağlanmayı etkilemekte, çocuğun model alacağı ve bağlanabileceği tek
değil iki ebeveyne sahip olmasını sağlamaktadır. Ayrıca annenin zayıf
yönlerinden kaynaklanan engellenme duygusunun önüne geçilmekte, terk edilme
korkusu azaldığı için çocuk kendisine ve çevresine daha çok güven duyar
hale gelmektedir. Baba çocuğun yaşamına aktif katıldığında, çocukların
empati ve bilişsel yeteneklerinin, iç denetim odaklarının, problem çözme becerilerinin
ve psiko-sosyal uyumlarının arttığı bulunmuştur. Babanın aktif katılımı çocuğun davranış
problemlerini azaltmakta, eşitlik ve adalet değerlerini içselleştirmesine
faydalı olmaktadır. Babasızlık ya da pasif katılımlı baba
durumlarının, çocuktaki mutsuzluk ve şiddet içerikli davranış problemleri ve
anksiyete sorunları ile ilişkili olduğu görülmüştür.
Hem anneyi hem de babayı aktif bir
şekilde model alabilen çocukların, farklı tipteki insanlarla daha iyi ilişki kurabildiği
ve yeni koşullara daha kolay uyum sağlayabildiği görülmektedir.
Hem kız hem erkek çocuğu için cinsel kimlik gelişiminde baba ile
kurulan ilişki anne ile kurulan ilişkiden daha etkindir. Annenin çocukla
kurduğu ilişki çoğunlukla geneldir ve çocuğun cinsiyetinden bağımsızdır. Baba
çocuğun cinsiyetine göre çocuğun davranışlarını farklı şekilde desteklediği
için hem kız hem erkek çocuklarında cinsel kimlik gelişimlerinde babanın
katılımı oldukça etkindir. Babalar henüz 1 yaşındaki çocuklarla bile karşılıklı
bir etkileşim de bulunurken onların cinsiyetlerine göre davranma eğilimi daha
fazla olduğundan cinsel kimlik üzerindeki rolleri anneye göre daha etkindir.
Babanın katılımı çocuğun
sosyalleşmesinde ve arkadaşlık becerilerinin gelişmesinde de etkin bir
rol oynar. Babanın sağlıklı sınırlar koyma ve disipline olma konularında daha iyi
eğitici olduğu görülmektedir.
Baba katılımı sadece çocuğu değil anneyi
ve çiftlerin evlilik doyumunu pozitif yönde etkilediğini gösteren çalışmalar
vardır. Aslında baba katılımı sadece aileyi değil tüm toplumu pozitif yönde
etkilemektedir. Tüm bu çalışmalar ve niceleri göstermiştir ki Okan Bayülgen’in
babaların katılımı ile ilgili yaptığı yorumlar bilimsellikten uzak ve çiğdir, umarım
bu söylemler babaları katılımlarını etkilememiştir.
Çocuklarımızı ihmal ve istismar
etmemek anne ve baba olmanın en birincil sorumluluğudur. Çocuklarımızın sadece
biyolojik değil, psikososyal gelişimine katkıda bulunan bilinçli babaların
artması temennisi ile…
Sevgi ve
saygılarımla…
Psikolog/Meltem Şahiner Öncül
Yorumlar
Yorum Gönder